Kayıtlar

Eylül, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

19.9.24

 Az önce şu videoya denk geldim: https://youtu.be/DOKcCl6iKaA?si=4L_WATQ__YhvOU6C Bir zamanlar kadın solist yerine başka biri vardı. Kendi hayatını sonlandırdı. Ve ben bunu geçtiğimiz günlerde öğrendim. Doğal yollarla öldü zannediyordum. Hatta 41 yaşında öldüğünden de hastaydı herhalde falan demiştim kendi kendime. Bu şarkıyı söyleyen ilk oydu aslında: https://youtu.be/vjVkXlxsO8Q?si=COCRI5uJKySGL3BC  Birkaç yıl önce bir gün yine önerilerde şu çıkmıştı: https://youtu.be/gUxuCSQsgYU?si=beVSQ9ar9EcYeTiJ Bu da yine rahmetli başka bir şarkıcımız.  Ben birkaç yıl önce fiziği bırakıp matematik okumaya geçtim. İnanın bana buna en çok ben üzüldüm. Böyle bir son hayal etmemiştim. 💔  Ben bir şeyleri doğru düzgün yapmak isteyen biriyim. Uydur kaydır yapınca içim rahat etmiyor. Benim için fizik de böyleydi. Ama aldığım eğitim benim ruhuma bu açıdan uymadı. Ruhum aç kaldı. Amy de müziği kaliteli yapmak için uğraşırdı. Britney Spears gibi müzik yapanları eleştirirdi ki o yıllarda...

14-9-24

 Kesinlikle "zevk al(a)mamak" ile ilgili sınanıyorum. Bunu kısmen yeni fark ettim.  Bir sürü şeyi bitiremiyorum eskiden beri. Kitap ve film gibi şeyleri bile. 😂  Bitiremememin en önemli nedeni süreç boyunca hiç zevk almamam olduğunu yeni anladım. Maslow'un İhtiyaçlar piramidinde en tabandaki temel ihtiyaçlar misal yemek yemek, zevkli olmasaydı, çiğnerken bile zorlanırdık dedi bir videoda Oytun Erbaş. O an fark ettim. Çünkü ben zorlanıyorum zaten. 😯😂😂  Böyle onun anlattıklarını dinleyince aslında zevk almak denen şeyi yıllardır yaşamadığımı ve o yüzden bir şeyleri bitiremediğimi anladım. Ben şok. Yemek yerken de tabağı her seferinde içinde az kalacak şekilde önce bırakıp, daha sonra kendimi zorlayıp yiyorum o kalanı da mesela. Yemek yemeyi yerimden kımıldayamayacak kadar halsiz kalmasam hiç hatırlamam ki zevk almasak hatırlamazdık dedi o ve orda ben yine şok.  Ben bu hale nasıl geldim bilmiyorum. 😂 Zevk aldığım bir zaman zarfı vardı. 19 yaşında ağır bir depr...

13-9-24

Sanki hayatımın sırrını çözmüş gibiyim. Genelde herhangi bir olayda, en düşük duran olasılık neyse veya toplumda uygun görülmeyen neyse o başıma gelir. İstemeden oluyor cidden. Hayatımın standartı bu yani. "İstisna neyse o oluyor" gibi bir şey aslında. Ben geçtiğimiz dönemlerde dersler açısından hepsine aynı özenle çalışmadım. Belli bir alana yöneldim. Hep öyle demezler mi zaten? ("- Belli bir alana yönel, daldan dala atlama." ) Fakat yine beklenmedik bir şeyler oldu ve yöneldiğim alanı değiştirmek zorunda kaldım. Bu arada kendi adıma çok daha emek ve vakit harcayacağım bir alana yönelmek zorunda kaldım yani. Şimdi şunu fark edebiliyorum artık ki eğer bu alana da başka alanlardan kısarak yönelirsem bu da elimden kayıp gider. Yani şunu fark ediyorum şu an, mevcuttaki derslerin hepsine çok çalışıp kendimi her şeye hazırlamam lazım. En azından olası travmatik değişimler için hazırlıklı olmak adına. Çünkü hazırlıklı olmazsam o değişimi çekiyorum sanki. Hazırlıklı olursa...